Tribundergi.com / Tribun Dergi

İşte diyoruz ya sonra, kardeşim nasıl şehir planlaması bu, altyapı nasıl yapılmış, burda 10 katlı binanın ne işi var VS.
İmar arttırınca da böyle oluyor işte
Yani genelde yapılan bu zaten, imar artışına gitmek. Bazı bölgelerde onu yapmazsan çözüm imkansız da olabiliyor, fikirtepe gibi.

Şöyle düşün, ikimiz aynı anda ev almaya kalkıyoruz. Sen borcun altına giriyorsun yeni bir daire alıyorsun 700bin liraya, benim belki öyle imkanım yok belki başka sebeple gidiyorum eski ev alıyorum 300 bin liraya. Sonra ertesi sene bir deprem oluyor, eski binaların riski gündem oluyor, ben evimi yenileyeyim diye belediye imar artışı veriyor bana. Bir sene kira yardımını da yapıyor. Gidiyorum bir sene sonra sıfır daire me dönüyorum. Benim de senin gibi 700bin liralık bir daire olmuş oluyor.

Belki sonunda olacak olan bu ama doğrusu bu değil

@ftorres35 hocam inan benim işime - mesleğim gereği - imar artışının olması gelir. Kilitlenmiş inşaat piyasası açılır. Yani bana sorsalar ben de imar artışı olsun isterim. O evlerin sahipleri de onu ister. Müteahhitler de onu ister.
Ama bu yanlış bişey. İmar affı gibi yanlış. İmar affına da laf etmemek gerek o zaman

Doğrudur bu şekilde bakınca adaletsiz, ama şöyle bakalım benim cebimde evimi yaptırabilceğim 250bin liram yok, alternatif nerede ?
Sen mesleğinden dolayı daha iyisini bilirsin, İzmirden örnek verelim dağlık kayalık zemin olarak çok fazla bölge var, kaldıki bu depremde yıkılan apartmanların neredeyse aynı mahallede bulunması bunun kanıtı.
Yani dağlık bölgelerde çok değil 5 yerine 7-8 katlı yapılar yapılarak bu işler çözülebilir. İmar barışı bundan çok farklı bir olay bence, söylencek çok söz varda o konuyla neyse.

Söylediğin şey yapılabilse tabi çok iyi olur hocam. Hem nüfus daha geniş bir alana yayılmış olur hem de daha sağlam zeminli bir bölgeye kaymış olur. Ama işte bunu da insanlar kabul etmez muhtemelen. Bornova ın göbeğinden, bayraklıdan kalkıp daha uzak bir yere gitmeye kaç kişi yanaşır?

Doğru hocam söylenecek çok şey var. İşin açığı ilk düğmeyi yanlış iliklemişiz vakti zamanında, o yüzden şimdi naparsak yapalım iş dosdoğru olamıyor

Deprem konusu ülkenin 2-3 gündeminden birisi olmalı artık kimse kendini kandırmasın. Ayrıca herkes istanbul diyor ama diğer şehirlerde olmayacağının garantisi mi var? Ülke genelindeki bütün binalar teker teker incelenmeli... uzun ve yorucu olur ama bunu yapmak artık şart yoksa sadece bir şeyler olduktan sonra üzülüyoruz.

+ Taraftar gruplarının yardım topladığı yerlere SPOR ŞUBE geldi. toplanan yardımların bırakılıp alanların terk edilmesi isteniyor.

dünden beri benzer şeyler duyuyorduk ama amaç nedir
taraftar grupları orda diye spor büro ne alaka
anlayamıyorum artık bu saçmalıklar silsilelerini
beynimden vurulmuşa dönüyorum olan biten herşeyi takip ettikçe

Deprem yaşandı bitti. İzmir in üstünde ki ilgi alaka zamanla çekilecek ve İzmir'liler baş başa kalacaktır! Hatta çoktan prim kasanlar,reklam peşinde koşanlar çekildi bile. ABD Başkanlık seçimlerinden 3 gündür depremle ilgili haber e rastlayamadım.

Elazığ Depremin de yaşadıklarımızın aynıları İzmir de de yaşanmaya başlanmış.

Fırsatçılar kol geziyor. Ev kiraları artmış.Eşya taşıyan nakliye arabaları fiyatı arttırmış. Diğer şehirlerden gelen yardımlara ihtiyacı olmayan fırsatçılar çöküp almış...

Bundan sonra ne olacak?
Hasar tespit çalışmalarından sonra yıkılacak bina sayısı belli olacak.
Akabinde Karadenizli müteahitlere teslim edilecek! (Özellikle Rize ve Trabzonlu müteahhit ve firmalara)

Hükümete, Bakanlara yakınlıklarıyla bilinen bu Karadenizli firmaların elinden hiçbir İzmirli kolay kolay ihale alamayacak!
(Bizim Elazığ siyaseti bu konuda zayıf kaldı,duruş gösteremedi. Belki İzmir de farklı olup güçlü tepki konulabilir)

150-200 m2 lik evleriniz 90m2 yapılıp borçlandırılacaksınız! Ve daha bir sürü rezalet ile karşılaşacak İzmir'liler. Dedik ya sizi en iyi biz anlarız diye, işte yaşayan bilir
Allah sabır,güç kuvvet versin.
Dualarımız sizinle...

CASPER_VIA_M1 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Dün ayda kardeşin hastaneden ayrılırken görüntüsünü gördüm kendime gelemiyorum o anne diye sesi hala kulaklarımda hastaneden babasının kucağında çıkıyordu ayakta çorap yok içim cız etti biz evde oturup yazıyoruz kim bilir o neler yaşıyor kendi dünyasında çok üzgünüm

Ev konusunda şöyle mesela var İzmit merkezde 2 tane evleri vardı babannemlerin amcamla altlı üstlü oturuyorlardı ev yan yatınca mecbur yıkmak zorunda kaldılar İzmit merkez gibi bir yerden Gündoğdu köyü diye bilinen bir yere deprem evleri yapıldı 2+1 hem ev kaybettiler bide taşınmak zorunda kaldıkları eve her ay para ödediler daha borcuda yeni bitti hesap edin Elazığ'da nasıl oldu İzmir'de nasıl olacak bilmiyorum ama İzmit'de süreç bu şekilde gitmişti.

“3000 liraya 3500 liraya beton numunesi alalım” cılar türedi şimdi de. 10000 lira isteyen var. İşin temeli burada başlıyor aslında. Evimi deldirmem diyen var, ya hasarlı çıkarsa nerede yaşarız diyen var, daire başına düşen parayı ödemekte zorlanan var (ev sahibi-kiracı olayları malum) Bürokratik işleri saymıyorum bile. Apartman muhabbetlerini az çok bilirsiniz. Herkes 200-300.000 versin yaptıralım dedi bir teyze. “Satıp git Konya’dan ev al” dedi biri kavga çıkacaktı az kalsın. Kaotik ve çözümsüz bir durum. Sorunun temeli ekonomik. Vatandaşa sallayanların bunu göremiyor olması da ironik.


Pratikte yaşayan çok sorun var. Allah yardımcısı olsun herkesin.