Tribundergi.com / Tribun Dergi

Çorba etmiş üstadım çorba...

Fransız L'Opinion gazetesinin haberinde, Türkiye'nin, Bahar Kalkanı Harekatı'nı, Esed rejiminin İdlib'i ele geçirmesini önlemek için düzenlediği vurgulandı.

Türkiye'nin, NATO'nun standartlarında operasyon düzenlediği aktarılan haberde, "Bir haftadır, Türk ordusu SİHA konusundaki kapasitelerini çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Türkiye on yıldır ulusal sanayi kapasitesini geliştirdi. Türkiye net olarak bu alanda Fransa gibi ülkeleri geçti." ifadeleri kullanıldı.



Ünlü Amerikan dergisi Forbes'da, İHA ve SİHA'lardan bahsedilen yazıda "Türk yapımı İHA'lar ve topçu atışları, İdlib'de Esad rejimini yıkıma uğratıyor" başlığına yer verdi.
Yazıda ayrıca teknolojik öneme sahip İHA ve SİHA'larla gerçekleştirilen operasyona dair görüntüler de paylaşıldı. Yazının devamında ise, "Türkiye, Çin ile birlikte silahlı insansız hava araçları ve insansız hava araçları üretiminde dünya lideridir" denildi.

buda kaynak linki
https://www.ntv.com.tr/galeri/dunya/iha ... mbUhxSCvNA


hadi biz yazınca trol oluyoruz. al sana bayıldığın avrupa, abd medyasının haberleri. ne zaman öğreneceksiniz kendinize, milletinize, devletinize güvenmeyi? 10 yılda savunma sanayisinde bu seviyeye gelen bir ülke, 20-30 yıl sonra neler yapabilir otur hesapla.

ayrıca @başkentli'nin yazdıklarına mahalle dayısı jargonu demişin. halbuki birazcık dünyadaki gelişmeleri takip eden, devletlerin ortadoğudaki çıkarlarını yakınlıklarını bilen, az çok tarihten haberdar olan adam imza atar yazdıklarına!

verdiğin kaynak yandaş medya ntv, fransız AFP haber ajansı haber yapmış ama haberin linkini sitelerine eklememişler. AFP sitesine girdim alt üst siteyi habere rastlamadım, forbesde de bulamadım belki gözümden kaçmış olabilir. bana sorarsan trışka haber. bu arada, biz devletimize sonsuz sadıkız akapeye güvenmiyoruz!

Osmanlı tarihi hakkında maşallah hepiniz doktora yapmışsınız. 1. Dünya savaşına girme sürecinde ittihat terakkinin gidip almanlarla anlaşıp ülkeyi savaşa soktuğunu ilkokul çocukları bile biliyor. O dönemde savaşın çıkma sebebini söyler misiniz. Sözde avusturya arşidükünün sırp milliyetçi tarafından öldürülmesi ile başladı öyle değil mi ama savaşın ana hedefinin 4 yıllık periyodunda baktığınız zaman bütün planların ortadoğunun ve akabinde petrol bölgesinin işgali olduğunu zaten söylemeye gerek yok. Benim yazdıklarıma salça olan zihniyete birkaç soru sormak istiyorum. Size göre tarih sadece tarih kitaplarının yazdığından mı ibaret? Bakın 1871 yılında Albert Pike neler demiş.
Mason Albert Pike'in kehanet mektubu! 3. Dünya savaşı...
Albert Pike isimli mason üstadı 1871 yılında yazdığı kehanet mektubu ile birinci ve ikinci dünya savaşını bilmiş. Albert Pike o kehanet mektubunda 3. dünya savaşını da planlamış ve nasıl çıkarılacağını bile yazmış. İşte kehanet mektubu.
Albert Pike adlı mason üstadının 1871'de yazmış olduğu gizemli bir mektup, dünya savaşları hakkında sıradışı kehanetler içeriyordu. Aslında mektup kehanetin de ötesinde dünya savaşlarının planı gibi. llüminati Üyesi Olan Mason Albert Pike bu mektubunda birinci ve ikinci dünya savaşını planlıyor ve dedikleri yıllar sonra aynen oluyor. Her iki planlı kehaneti de gerçekleşen Albert Pike olay mektubunda 3. dünya savaşı içinde kehanette bulunmuştu.
Albert Pike 1871 yılında kendisi gibi Mason üstadı olan Giuseppe Mazzini'ye bir mektup yazdı. Bu 'kehanet' mektubu 1950'li yıllarda William Guy Car adlı eski bir İngiliz istihbarat subayı tarafından British Museum'da bulundu. William Guy Car bu mektubu Quoted in Satan: Prince of This World adlı eserinde yayınlarken mektubun içeriği herkesi şaşkınlığa uğrattı.
Albert Pike'nin yazdığı mektup dünya savaşlarıyla ilgiliydi. Henüz gerçekleşmeden bu savaşları haber veriyor, dahası sebebini bile yazıyordu. Albert Pike'nin kehanet mektubunda yazanlar aynen şöyle;

İlluminati'nin amacına ulaşması için öncelikle bir dünya savaşı çıkarmalıyız. Bu sebeple Rusya'da Çar'ı(Çarlığı) zayıflatıp, ateizmi ve Komünizmi hakim kılmalıyız. Ajanlarımız vasıtasıyla Britanya İmparatorluğu ve Alman İmparatorluğu arasında gerginliği körükleyerek savaşa zemin hazırlamalıyız. Ve I. Dünya Savaşı sonrası, Komünist düzeni iyice inşa etmeliyiz ki, tüm hükûmetleri yıkabilelim ve tüm dini düzenleri zayıflatabilelim.

Ardından II. Dünya Savaşı'nı çıkarmalıyız ve bunu gerçekleştirmemiz için; Faşistler ve Siyonistler arasında savaşla sonuçlanacak bir gerginlik oluşturmalıyız. İsimleri Nazi olacak olan Faşistleri, savaş sonunda yok etmeli ve savaş sonrası Filistin'de İsrail devletini kurmalıyız. İkinci Dünya Savaşı sürecinde Uluslararası Komünizm mutlaka Hristiyanlığı dengeleyecek bir güce ulaştırılmalı. Toplumlara ölçülü bir şekilde Son Çöküşü yaşatacağımız zamana kadar bu denge bizim için gereklidir.

Üçüncü Dünya Savaşı'nı çıkarmamız için; İslam Aleminin liderleri ve Siyonistler arasında ajanlarımız vasıtasıyla, ayrı düştükleri konular üzerinden gerginlik çıkarmalıyız. Ve bu savaş, Müslüman Arap Dünyası ve İsrail Devleti'nin birbirlerini yok edecekleri şekilde dizayn edilmeli. Ve bu hengame içinde diğer milletleri bu konuda, fiziksel, ahlaki, ruhsal ve ekonomik olarak çökmeleri için mücadeleye zorlamalıyız. Nihilistlerin ve Ateistlerin önlerini açmalıyız ve müthiş bir sosyal çöküş provoke etmeliyiz ki böylece bu kanlı kargaşa ve vahşetin doğurduğu korku içinde mutlak ateizm etkisi ortaya çıksın.
Bu mektubun içeriğinde yazanlar ve yazan kişi acaba ne amaçla yazdı bu mektubu?
Bir başka konu Theodor Herzl'ın o dönemde israilin kurulması için Sultan Abdülhamid'ten toprak talebinde bulunması ve dünya yahudilerini harekete geçirmesi arkasından Sultan'ın tahttan indirilmesi sonrası yahudilerin akın akın filistinden toprak satın alması ve israil in kurulmasına giden süreç. 1. Dünya savaşında Çanakkale cephesine asker gönderen yahudilerin katır birliği ile ingilizlere destek vermesi. Bütün bu gelişmelerin sonunda 2. Dünya savaşı akabinde kurulan siyonist israil devleti.
Baktığınız zaman arka planda başka bir hikaye var ama kağıt üstünde yazan tarihte ingilizlerle almanların sömürge savaşı. Biz 1. Dünya savaşına tarafımızı almanları seçerek girdik doğru görünen hikaye kısmı bu peki biz tarafsız kalsaydık bu savaş çıkmayacak mıydı? Savaşın çıkma sebebi zaten bizim topraklarımız değil miydi? Bizim topraklarımızı kendi aralarında paylaşan emperyalist güçler Almanya ile savaşıp devre dışı bıraktıktan sonra nihayi hedefleri zaten biz değil miydik? Yani biz o zaman bilmiyor muyduk savaşın hedefinde olan ülkenin biz olduğumuzu? Tamam ittihat terakki hata yaptı devleti toparlanmadan büyük bir bataklığa soktu ama o dönemde biz almanya ile beraber savaşmasaydık, ingiliz fransız rus ittifakının almanyayı yuttuktan sonra birleşen bu 3'lü itilaf devletlerine karşı kimle bu büyük savaşı verecektik? Anlatmaya çalıştığım konu savaşın nihai hedefinde biz olduğumuz yoksa herkes biliyor ilkokul tarihinde anlatılıyor yavuz ve midilli gemilerinin gidip sivastopolu bombalaması sonucu savaşa almanya tarafından dahil olduğumuzu. Enver paşanın savaş öncesinde gidip almanlarla görüşüp maddi destek sağladığını savaşta kullandığımız mühimmatın almanlar tarafından sağlandığını az bir araştırmayla herkes bu bilgiye ulaşabilir. Ama savaşta yahudilerin katır birliği ile çanakkalede savaştığını kitaplar yazmaz sonunda filistinin işgali sonrası kurulması planlanan ve ön hazırlığı yapılan israil devletini kitaplar açıktan yazmaz. Şimdi su yaşadığımız suriye konusunu ekseriyetle herkes ne işimiz var bazında karışmayalım, bize ne, bizden uzak dursun tarzında bir söylem ile bilerek ya da bilmeyerek yorum yapıyor. Benim bu konuda anlatmak istediğim sen istesende istemesende siyonist yahudilerin hedefinde bu bölgede kurulacak büyük israil devletinın hedefinde seninde 20 tane şehrini içine alan ortadoğuda daha büyük bir kaosun yaşanacağı bir savaş var. Biz su savaşı şimdilik ertelemekle meşgulüz yoksa sen ben biz ne yazarsak ne düşünürsek düşünelim bu yapı hedefleri doğrultusunda hedefe ulaşmak için sürekli bir kaos planı içerisinde. Benim savunduğum konu biz savunma alanında çok geç kaldık vaktimiz yeter mi bilemem ama hava savunma sistemini en acil şekilde kimseye dilenmeden kendimiz üretmenin yollarını bulmamız gerek yoksa bu yapı bizi savaşa sokmak için bir düşman ülke bulmakta zorlanmaz nasıl olsa bunlarda mayın eşeği çok.
Benim fikirlerimi beğenmek zorunda değilsiniz herkes istediği düşünceyi savunsun ama biraz saygılı olmayı bilmek gerek varsa farklı fikirleri olan yazsın bizde dinleyelim karşılıklı saygı çerçevesinde yok sosyal medyada yapılan yorumların seviyesine inecekseniz bizde aynı şekilde cevap verelim o zaman.

şu ezberciliğin yerini araştırma okuma alsaydı, bilinen kalıplarla sloganlarla yaşamayı bıraksaydık, başta muhalefet olmakla birlikte ülke olarak daha iyi yerlerde olabilirdik.

bu forbes'in haberi
https://www.forbes.com/sites/sebastienr ... 68be486cd3

diğeri afp değil L'Opinion ama onu bulamadım. muhtemelen kaldırılan haberdir. ha birde halk tv den başkası yandaştı doğru onu unutmuşum.

dostum sen ne anlatıyorsun, iha/siha orjinal adı drone patentin esas sahibi Nicola Tesla. fazla derine inmeye gerek yok şimdi bildiğimiz haliyle ilk 2001 yılında predator general robitics tarafından üretilip piyasaya sürüldü, biz 20 yıl gerisinden geliyoruz. verdiğin forbes linki geçen saldırıları haber yapmış kimse kimseyi göklere çıkarmamış. ntv bal gibi yandaş medya, chp iktidar da olsa halktv yandaş olurdu arasında ben fark görmüyorum ikisi de neoliberal kapitalist düzenin piyonları. ben sade iktidara muhalif değilim komple düzene karşıyım. bu düzen iflas etti, bu düzen halk için değil sermaye patronlarını korumak için var adını liberal demokrasi koymuşlar, lanet olsun.

Drone tek başına işe yaramıyor. Bizim koral elektronik harp sistemleri drone'ların bulunmasını engellediği için başarılı olduk. İlk kez bu denli kullanan bir ülke olunca her yerde göze çarptı. Eğer bunlar da olmasa eli kolu bağlı kalır ya da ara ara f16'lar havalanmak zorunda kalacaktı.

+

http://www.youtube.com/watch?v=fUWFcIVDEjY

TVNET kanalında 1 sene önce yayınlanmış uzunca bir program. Konu SİHA.

Yandaşlık ya da muhaliflik duygularınızı bir kenara bırakıp seyretmenizi öneririm. Bu çalışmaların büyüyerek devam etmesini diliyorum.

SİHA'nın yerlilik oranı %93. %100'ü bağımsız bir şekilde üretilebilecek durumda.

Kimse buna dudak bükemez.

Benim için daha heyecan verici olanı en sonunda TF-X'in motorunun da üretilebileceğini anlamış olmam. Belki 2027 gibi...

(En büyük eksik şu ki kendini batı üniversitelerinde geliştirmek zorundasın)

neden sade savaş teknolojisine kafa yoruyoruz? „etrafımız düşman dolu“ boş lafları duymaktan midem bulandı. istesek düşmanlarla başka türlü başa çıkarız, kimseyle de dost olma zorun da değiliz. biz teknoloji de kötü değildik 1930'lar da uçak ürettik, 1990'lar da cep telefonu maalesef sonları hep hüsran oldu. ama savaş teknolojisine kafa patlattığımız kadar en basiti hafife aldığımız tarıma aynı önemi verseydik şu an dünyanın en büyük organik sebze ve meyve üreticisi olacaktık. dünya da gelişmeleri yakından takip edenler son 10 yılda organik tarımın insanlığın en önemli ihtiyacı olduğunu bilir. olsun biz savaşalım. dünya üzerinde beş bin yıllık varlığımız savaşlarla dolu. devlet olarak ne bilime ne de sanata bir katkı sağladık, o zaman savaşmaya devam.